ÖZEL OKUL ÖĞRETMENLERİNİN İŞÇİLİK ALACAKLARI
a) Özel okul Öğretmenlerinin Kıdem ve İhbar Tazminatları ve İş Güvencesinden yararlanma durumları
5580 sayılı Kanun'un 9. maddesinin birinci fıkrasında; “Kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler ile kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesi, en az bir takvim yılı süreli olmak üzere yönetmelikle belirtilen esaslara göre yazılı olarak yapılır. Mazeretleri nedeniyle kurumdan ayrılan öğretmen ve öğreticilerin yerine alınacak olanlar ile devredilen kurumların yönetici, öğretmen ve öğreticileri ile bir yıldan daha az bir süre için de iş sözleşmesi yapılabilir.” hükmü yer almaktadır.
Yargıtay içtihadı birleştirme büyük genel kurulunun 23.02.2018 tarih ve 2017/1E. Ve 2017/2 K. Sayılı kararında 5580 sayılı ÖZEL ÖĞRETİM KURUMLARI KANUNU kapsamında çalışan öğretmenlerin belirli süreli iş akdi ile çalıştıklarına hükmedilmiştir.
Yargıtay'ın bu yorumu karşısında özel okul öğretmenlerinin ihbar tazminatı doğmadığı gibi özel okul öğretmenleri iş güvencesi kapsamında olmadıklarından işe iade davası açma hakları da bulunmamaktadır.
Sözleşmenin belirli süreli olması kıdem tazminatı alınmasına engel olmadığı için Yargıtay kararlarında sözleşmesi süresinden önce feshedilen ya da sözleşmesinin yenilenmeyeceği daha önce işverence bildirilen özel okul öğretmenlerinin diğer şartları da taşınması durumunda kıdem tazminatı hakkı doğacağı kabul edilmektedir..2
b) Özel Okul Öğretmenlerinin Ücretleri
Özel Öğretim Kurumları Kanunu 9/2’ye göre; “Okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre (emekliler hariç) dengi resmî okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemez.” denilmekteyken bu hüküm 6528 sayılı Kanun'un 14. maddesiyle 01.03.2014 tarihinde yürürlükten kaldırılmıştır.
Bu maddeden anlaşılacağı üzere kanun koyucu özel okul öğretmenlerine verilecek asgari bir ücret belirlemiş olup bu da resmi okullarda çalışan aynı kıdeme sahip öğretmenlerdir. Örneğin 3 yıllık kıdeme sahip özel okulda çalışan sınıf bir öğretmeni, devlet okulunda çalışan ve 3 yıl kıdeme sahip sınıf öğretmeninden düşük maaş alamayacaktır.
Asgari ücret altında nasıl işçi çalıştırılamazsa resmi okullardaki denginden daha düşük ücretle de özel okulda öğretmen çalıştırılamaz. İlgili kanun maddesi bu konuda emredicidir. Asgari ücretin altında ücret alan bir işçi nasıl aldığı asgari ücret ile aldığı ücret arasındaki farkı talep edebilirse özel okul öğretmeni de resmi okullarda çalışan aynı kıdeme sahip öğretmenlerin aldığı maaş ile kendi ücreti arasındaki farkı talep edebilir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 1997/4198 E. 1997/9699 K. sayılı kararında; “Özel okul öğretmenlerine ödenen ücretler, resmi okul öğretmenlerine ödenen ücretlerden az olamaz. Bu nedenle resmi okul öğretmenlerinin ücretlerine yapılacak her türlü artışın özel okul öğretmenlerinin ücretlerine de yansıtılması gerekir.” Denilerek bu duruma işaret edilmiştir.
Ancak bahsettiğimiz gibi bahsi geçen kanun maddesi 01.03.2014 tarihinde yürürlükten kaldırılmıştır. Kanımızca bu tarihten sonraki fark alacaklar talep edilemese bile bu tarihten önceki ücret farkları kanun yürürlükte olduğu için zamanaşımına uğramamış olması kaydıyla talep edilebilir.
- Özel Okul Öğretmenlerinin Ek Ders Ücretleri ve eğitim Öğretime Hazırlık Ödenekleri
5580 sayılı Kanun'un 9/3 fıkrasına göre; “Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler, bütçe kanunlarıyla resmî okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak okul öğretmenlerine ve personeline de ödenir. Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemelerden gelir vergisi kesilmez.” ve 9/4 fıkrasına göre; “Kurumlardaki ek ders ücreti miktarı, resmî okullar için tespit edilen miktardan az olamaz.”denilmektedir.
Bilindiği üzere devlet okullarında öğretmenler haftalık 18 ders saati karşılığı maaş almakta bundan daha fazla saat derse girerlerse ek ders ücreti adı altında ödeme almaktadırlar. Bu bakımdan bu madde hükmü gereğince özel okul öğretmenlerinin de ek ders ücreti olduğu açıktır. 3
Yine devlet okullarında çalışan öğretmenler ehr yıl eğitim öğretime hazırlık ödeneği altında bir miktar ödenek almaktadırlar. Yukarıdaki hükümler doğrultusunda özel okul öğretmenlerinin de bu hakka sahip oldukları yani kendilerine eğitim öğretime hazırlık ödeneği ödenmesi gerektiği açıktır.4
2Yargıtay 9. hukuk Dairesi'nin 2009/22355 E. 2011/34265 k. sayılı kararında; “Halen yürürlükte olan ve kıdem tazminatını düzenleyen 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesinde "Bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin..." cümlesi ile iş sözleşmesinin belirli ya da belirsiz süreli olmasının kıdem tazminatına hak kazanma açısından önemli olmadığı belirtilmiştir. Burada önemli olan fesih iradesinin kim tarafından ortaya konulduğu ve kıdem tazminatına hak kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğidir. Örneğin belirli süreli iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. maddesi uyarınca haklı nedenle fesheden işçi bir yıllık kıdem koşulu gerçekleştiği takdirde kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Elbette kural olarak belirli süreli iş sözleşmesi kararlaştırılmış ve süre sonunda taraflardan herhangi biri fesih iradesini ortaya koymamış ise iş sözleşmesinin kendiliğinden sona ereceği açıktır. Ancak belirli süreli iş sözleşmesinin sona ermesinden önce taraflardan biri yenilememe iradesini ortaya koymuş ise burada yenilemeyen tarafın iradesine göre kıdem tazminatına hak kazanılıp kazanılamayacağı araştırılmalıdır. İşveren yenilememe iradesini göstermiş ve haklı nedene dayanmıyor ise bir yıllık kıdem koşulu gerçekleştiği takdirde kıdem tazminatı ödenmelidir.
Somut uyuşmazlıkta davacı ile ilki 01.09.2004, ikincisi 01.09.2005 tarihinde birer yıllık belirli süreli iş sözleşmesi imzalanmıştır. Davalı işveren 31.08.2006 tarihinde sona erecek sözleşmeyi yenilemeyeceğini 01.08.2006 tarihinde davacı işçiye bildirmiş ve iradesini ortaya koymuştur. İş sözleşmesinin işveren tarafından yenilenmemesi nedeni ile bir yıllık kıdem koşulunu taşıyan davacıya kıdem tazminatının ödenmesi gerekir. Kıdem tazminatı isteğinin kabulü yerine, yazılı gerekçe ile reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. “
3Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 1997/4198 E. 1997/9699 K. sayılı kararında; “ Davacı, ücret karşılığında okutmak zorunda kaldığı saatler dışında, haftada 15 saat daha zorunlu ve isteğe bağlı ek ders ücretinin ödenmediğini ileri sürerek alacak talebinde bulunmuştur……Davalı işveren, yukarıda da belirtildiği şekilde ödemeleri yaptığını savunmakla beraber ödemeler bu alacak türü yönünden de kanıtlanamadığından davacının temyiz itirazı bu nedenle yerindedir. Eksik incelemeyle bu isteğin reddi hatalı olup ayrı bir bozma nedenidir.” Denilerek özel okul öğretmenlerinin ek ders ücretlerinin ödenmesi gerektiğini açıkça ortaya koymuştur.
4Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2012/33276 E. 2013/8117 K. sayılı kararında; “ Davacı vekili tarafından verilen 10.07.2012 havale tarihli dilekçede, Dairemizin 25.04.2012 tarih, 2010/7642 E ve 2012/14341 K sayılı bozma kararının maddi hataya dayalı olarak verildiği ileri sürülerek kararın ortadan kaldırılması ve hükmün onanmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
Davacı işçi eğitim ve öğretim yılına hazırlık ödeneği ödenmediği için sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, günlük yüzde bir fazlasıyla sözü edilen ödeneği ve kıdem tazminatını talep etmiştir.
Mahkemece, eğitime hazırlık ödeneği ile kıdem tazminatı kabul edilmiştir.
Kararı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
Dairemizce verilen bozma kararında, öğretim yılına hazırlık ödeneğinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamında çalışan öğretmenlere özgü olduğu, 625 sayılı Yasa ile 5580 sayılı Yasalarda bu ödeneğin düzenlenmediği gerekçesiyle davacı işçinin sözü edilen ödeneğe hak kazanmadığı kabul edilmiş, mahkemece hüküm altına alınan her iki isteğin de reddinin gerektiği açıklanmıştır.
Mülga 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 33. maddesinde, "Özel okullarda yöneticilik ve eğitim - öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre (emekliler hariç) dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemez.
Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler Bütçe Kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak özel okul Öğretmenlerine ve personeline dc ödenir. Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemelerden vergi kesilmez." şeklinde kurala yer verilmiştir.
5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 9. maddesinde de aynı yönde düzenleme bulunmaktadır.
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun Ek 32. maddesinde ise, "Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfına dahil öğretmen unvanlı kadrolarda görevli olup; fiilen Öğretmenlik yapanlara (ilköğretim ve okul müdürleri ile yardımcıları, cezaevi okullarında çalışan öğretmenler, yönetici, eğitim uzmanı ve eğitim uzman yardımcıları dahil (Mülga ibare; 13/06/2010-5984 S.K/mad.4) ) her öğretim yılında bir defaya mahsus olmak üzere ve öğretim yılının başladığı ay içinde Milli Eğitim Bakanı tarafından belirlenecek tarihte Bakanlar Kurulunca belirlenecek miktarda, öğretim yılına hazırlık ödeneği ödenir.
Bu ödenek damga vergisi hariç diğer vergi ve kesintilere tabi tutulmaz" hükmü mevcuttur.
Her yıl bütçe kanunlarıyla ayrıca Bakanlar Kurulu kararına gerek olmaksızın öğretim yılına hazırlık Ödenekleri belirlenmiş ve ek cetvelde miktarları yayınlanmıştır.
Öğretim yılına hazırlık ödeneği sosyal hak kapsamında olup, her yıl bütçe kanunlarıyla miktarı belirlenen bir alacak olmakla gerek 625 sayılı yasanın 33 ve gerek 5580 sayılı yasanın 9. maddesi hükümleri gereğince işveren tarafından özel okullarda görev yapan öğretmenlere işverenler tarafından ödenmelidir.
Dairemizce daha önce yapılan temyiz incelemesi sırasında yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelerin bir bölümü gözden kaçırılarak karar verilmiş olup verilen hüküm maddi hataya dayalıdır. Dairemiz bozma kararının ORTADAN KALDIRILMASINA karar verilmiştir. Dosya ve eklerinin incelenmesinden aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.”denilerek bu duruma işaret edilmiştir.